Ne yapabileceğinizi ve ne yapamayacağınızı kabul edin; Geçmişi geçmiş olarak inkar etmeden veya atmadan kabul edin; Kendinizi affetmeyi ve başkalarını affetmeyi öğrenin; Katılmak için çok geç olduğunu varsaymayın. Mutsuz bir şekilde yaşamak başka bir şeydir. Beni ziyarete gelen insanların çoğu mutsuz.
(Accept what you are able to do and what you are not able to do; Accept the past as past without denying it or discarding it; Learn to forgive yourself and to forgive others; Don't assume that it's too late to get involved.Dying, is only one thing to be sad over. Living unhappily is something else. So many of the people who come to visit me are unhappy.)
Morrie, kendini kabul etmenin ve hem yeteneklerini hem de sınırlamaları kabul etmenin önemini vurgular. Bireyleri, onu görmezden gelmeye veya reddetmeye çalışmak yerine geçmişi olduğu gibi kabul etmeye çağırır. Dahası, hem kendisi hem de başkaları için affetmenin önemini, barış ve memnuniyet bulmada önemli bir adım olarak vurgular. Morrie, insanları yaşamla meşgul olmaya teşvik ederek, mutluluk ve tatmin aramak için asla çok geç olmadığını öne sürüyor.
Ölmenin üzüntüsünü yansıtıyor, ancak mutsuz bir hayat yaşamanın birçoğunun taşıdığı bir yük olduğuna dikkat çekiyor. Aldığı ziyaretler, insanlar arasında ortak bir mutsuzluk konusunu ortaya koyuyor, bu da birçoğunun neşe bulmak için mücadele ettiğini gösteriyor. Morrie’nin içgörüleri, yaşam kalitesinin uzunluğu kadar önemli olduğunu ve iyi yaşamanın herkes için bir öncelik olması gerektiğini hatırlatıyor.