Onu kütüphaneye götürmeden önce, eşim bana evlilik krizinde eski bir arkadaş olduğunu söyledi. Yağlı bir yalan; Yaşında evlilikte kriz kalmadı, sadece kabul ve çıkarma. {General Villiers}
(Before taking her into the library, my wife told me she was an old friend in a marriage crisis. A fatuous lie; at her age there are no crises left in marriage, only acceptance and extraction. {General Villiers})
Anlatıcı, eski bir tanıdıkla karşılaşmadan önce karısıyla yapılan bir konuşmayı yansıtır. Kadının bir evlilik kriziyle karşı karşıya olduğunu belirtiyor, ancak anlatıcı bunu basit ve samimiyetsiz bir açıklama olarak görüyor. Ona göre, kadının çağında, bu tür krizler tartışmasız olası değildir, bu da kargaşadan ziyade istifa hissine yol açar.
Bu içgörü, kadının yaşamda hoşgörü ve adaptasyonun romantik mücadelelere göre öncelikli olduğu bir aşamaya ulaştığını göstermektedir. Anlatıcının bakış açısı, yaşlı bireylerin istikrar ve çatışma üzerinde kabul görmeye öncelik verebilecekleri ilişkilerin daha derin bir anlayışını ima eder.