Ama onu hiç bu şekilde görmemiştim. Onu Pauline olarak hiç tanımadım, ebeveynlerinin ona verdiği isim ya da Posey olarak arkadaşlarının ona verdiği isim; Sadece anne olarak, ona verdiğim isim. Sadece mutfak eldivenleri ile masaya akşam yemeği taşıdığını ya da bizi bowling salonuna araba kullandığını görebiliyordum.


(But I had never seen her that way. I had never known her as Pauline, the name he parents had given her, or as Posey, the name her friends had given her; only as Mom, the name I had given her. I could only see her carrying dinner to the table with kitchen mitts, or carpooling us to the bowling alley.)

(0 Yorumlar)

Anlatıcı, kimliği hakkında bir vahiy duygusu ifade ederek anneleriyle olan ilişkilerini yansıtır. Onu sadece kendi deneyimlerinin merceğiyle, "anne" olarak gördüklerini fark ettiler. Algıdaki bu sınırlama, anlatıcının bireyselliğini anneliğin ötesinde anlayamadığını vurgular.

Bu tanıma, anlatıcının anneleri için takdirini derinleştirir ve karakterinin karmaşıklığını ortaya çıkarır. Onu sadece bir bakıcı olarak değil, aynı zamanda kendi hayatı ve ilişkileri olan bir kişi olarak hatırlıyorlar, bir ebeveyn için ailedeki rollerinden çok daha fazlası olduğunu gösteriyor. Bu an, kişisel ilişkilerin çok yönlü doğası ve sevdiklerini bütünüyle görmenin önemini dokunaklı bir hatırlatma görevi görür.

Page views
7
Güncelle
Ocak 22, 2025

Rate the Quote

Yorum ve İnceleme Ekle

Kullanıcı Yorumları

{0} yoruma göre
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yorum ve İnceleme Ekle
E-postanızı asla başkalarıyla paylaşmayacağız.