Onun inancı o kadar tutkulu ki, muhteşem haberlerini dinleyecek herkesle paylaşma arzusuyla onu dolduruyor. O, onu değil, kaçırmış olabileceğimizden endişe ediyor. Kurtuluş ve cennete tek bir yola olan inancı o kadar yoğun ki, iyi haberi farkında olmayan herkesle paylaşmak istemez.
(His belief is so passionate that it fills him with the burning desire to share his fabulous news with anyone who will listen. He is concerned that it is us that might be missing out, not him. His faith in a single road to salvation and paradise is so intense, that it would be ungodly not to share the good news with all those who are not aware.)
Kahramanı, onu heyecan verici mesajını coşkuyla yaymaya zorlayan ateşli bir inanca sahip. Güçlü bir aciliyet duygusu hissediyor, etrafındaki kişilerin önemli bir şeyi kaçırabileceğine ikna oldu ve bu onu içgörülerini geniş bir şekilde paylaşmaya motive ediyor. Onun endişesi yürekten, vahiyinin önemini kavrayamayan başkaları için derin bir empati yansıtan.
Bu bireyin kurtuluşa yönelik tekil bir yoldaki değişmez inancı onu temel bilgi olarak gördüklerini paylaşmaya itiyor. Bu inanca olan yoğunluğu ve bağlılığı, onu bu potansiyel cennetin farkında olmayanları aydınlatmak için ahlaki bir yükümlülük olarak gördüğünü göstermektedir. Mahkumiyetinin özü, bu tür dönüştürücü haberlerin saklanmasının başkaları için bir kötülük olacağıdır.