Herkesle anladığı dilden konuşuyorum" dedi Ender. "Bu kurnazlık değil. Açıkça görülüyor
(I speak to everyone in the language they understand," said Ender. "That isn't being slick. It's being clear)
Orson Scott Card'ın "Speaker for the Dead" adlı eserinde Ender Wiggin karakteri "Herkesle anladığı dilden konuşuyorum" diyerek iletişimin önemine vurgu yapıyor. Bu, etkili iletişimin zekice veya manipülatif olmaya çalışmaktan ziyade netlik sağlamayı içerdiğine olan inancını vurgulamaktadır. Ender'in yaklaşımı, başkalarına karşı derin bir saygıyı yansıtıyor; onlarla onların şartlarına göre bağlantı kurmaya çalışıyor ve empatik doğasını sergiliyor.
İletişime ilişkin bu bakış açısı, anlama ve ilişkilendirilebilirliğin anlamlı bağlantılar kurmanın anahtarı olduğunu göstermektedir. Açıklığa öncelik vererek Ender, gerçek diyaloğun başkalarının geçmişlerini ve bakış açılarını tanımayı, karşılıklı saygı ve anlayışa dayalı bir ortamı teşvik etmeyi içerdiğini gösterir. Bu ilke anlatı boyunca yankı buluyor ve insan etkileşimlerinde empati ve iletişim temalarını güçlendiriyor.