.....yakın mesafeden psikosoterik bir savaşı anlatmak zordur..... Şu tenis topu ateşleme makinelerini düşünün, ama el bombalarıyla dolu, bir nakliye konteynırına sıkışıp kalmış bir gemide, onuncu kuvvete yakalanmış bir gemide fırtına.
(.....it's hard to describe a psychosoteric battle at close quarters..... Think of those tennis-ball firing machines, but loaded with hand-grenades trapped in a shipping container, on a ship caught in a force-ten gale.)
David Mitchell'in Kemik Saatleri, yoğun psikolojik çatışmayı tasvir eden canlı bir metafor sunuyor. Mücadele, tenis toplarını ateşleyen ancak bunun yerine el bombaları fırlatan bir makineye benzer şekilde kaotik ve ezici bir şekilde tasvir ediliyor ve bu, bu savaşların patlayıcı doğasını gösteriyor. Çalkantılı bir denizdeki nakliye konteynerinin görüntüsü, bu çatışmaların meydana geldiği öngörülemeyen ve tehlikeli ortamı daha da vurguluyor.
Bu metafor, bu tür psikolojik yüzleşmelerin sadece şiddetli olmadığını, aynı zamanda öngörülemezlik ve...