Sadece affetmemiz gereken diğer insanlar değil, Mitch, sonunda fısıldadı. Ayrıca kendimizi affetmemiz gerekiyor. Kendimizi mi? Evet. Yapmadığımız her şey için. Yapmamız gereken her şey. Ne olması gerektiğinden pişmanlık duyamazsınız. Olduğum yere vardığınızda bu size yardımcı olmaz.

(It's not just other people we need to forgive, Mitch, he finally whispered. We also need to forgive ourselves.Ourselves?Yes. For all the things we didn't do. All the things we should have done. You can't get stuck on the regrets of what should have happened. That doesn't help you when you get to where I am.)

by {Mitch Albom}
(0 Yorumlar)

"Salı günleri Morrie" de yazar Mitch Albom, sadece başkalarını affetmenin ötesine geçen affetme konusunda derin bir ders yakalar. Morrie kendini affetmenin önemini vurgular. Bireylerin genellikle geçmişlerinden yük taşıdıklarını, yaptıkları veya yapmadıkları şeylerden pişman olduklarını, bu da günümüzde tam olarak yaşama yeteneklerini engelleyebileceğini öne sürüyor.

Morrie'nin bilgeliği bu pişmanlıkları bırakmayı teşvik eder. Neyin olabileceklerine yapışmanın, özellikle sonuyla yüzleşirken, kişinin hayatına olumlu katkıda bulunmadığını vurgular. Gerçek barış, daha tatmin edici bir varoluşa izin veren geçmiş eylemler ve eylemsizlikler için hem diğerlerini hem de kendini affetmekten ve affetmekten gelir.

Stats

Kategoriler
Author
Votes
0
Page views
29
Güncelle
Ocak 22, 2025

Rate the Quote

Yorum ve İnceleme Ekle

Kullanıcı Yorumları

{0} yoruma göre
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yorum ve İnceleme Ekle
E-postanızı asla başkalarıyla paylaşmayacağız.
Daha Fazlasını Gör »

Popular quotes

Küçük kasabalar metronom gibidir; En ufak bir hareketle, vuruş değişir.
by {Mitch Albom}
Bakın, eğer bilimin eninde sonunda Tanrı'nın olmadığını kanıtlayacağını söylüyorsanız, bu konuda farklı olmalıyım. Ne kadar küçük bir kurbağa yavrusuna, bir atoma kadar götürseler de, arayışın sonunda her zaman açıklayamadıkları bir şey, her şeyi yaratan bir şey vardır. Ve diğer tarafa ne kadar gitmeye çalışırlarsa çalışsınlar - yaşamı uzatmak, genlerle oynamak, şunu klonlamak, şunu klonlamak, yüz elliye kadar yaşamak - bir noktada hayat biter. Peki sonra ne olur? Hayat ne zaman sona erer? Omuz silktim. Anlıyorsun? Arkasına yaslandı. Gülümsedi. Sona geldiğinizde, Tanrı'nın başladığı yer burasıdır.
by {Mitch Albom}
Benim yerime senin ölmen gerektiğini söylüyorsun. Ama dünyada bulunduğum süre boyunca benim yerime de insanlar öldü. Bu her gün oluyor. Siz gittikten bir dakika sonra yıldırım düştüğünde veya içinde olabileceğiniz bir uçak düştüğünde. Meslektaşınız hastalandığında ve siz hastalanmadığınızda. Biz bu tür şeylerin rastgele olduğunu düşünüyoruz. Ama her şeyin bir dengesi var. Biri solar, diğeri büyür. Doğum ve ölüm bir bütünün parçalarıdır.
by {Mitch Albom}
Ancak mürekkep fırçasının bir mahkumun zihninin iskelet anahtarı olduğunu düşünüyor.
by {David Mitchell}
Rahibe dedi ki, dili affedebilirim. Annene müstehcen bir jest yapmanı affedebileceğimden emin değilim. Holland, "Onu tanıyor olmalısın," dedi. Eğer onu tanısaydın sen de ona parmağını verirdin.
by {John Sandford}
Yalan söylemek var," diyor annem, talimatları yazdığı zarfı çantasından çıkarırken, "ki bu yanlış, bir de doğru izlenimi yaratmak var ki bu da gerekli.
by {David Mitchell}
Öldüğünde huzur duymalısın mı? '' Barışın var, 'dedi yaşlı kadın,' Kendinle yaptığınızda.
by {Mitch Albom}
Sınırlı insanların elindeki sınırsız güç her zaman zulme yol açar.
by {David Mitchell}
Hayatım sınırsız bir okyanusta bir damladan fazla değil. Ama okyanus çok sayıda damladan başka nedir ki?
by {David Mitchell}
Ama aşk birçok biçim alır ve herhangi bir erkek ve kadın için aynı değildir. O zaman insanların buldukları belirli bir aşktır.
by {Mitch Albom}