Hayat, ileri geri bir dizi çekimdir. Bir şey yapmak istiyorsun ama farklı bir şey yapmak zorunda kalıyorsun. Bir şey seni incitiyor, ama bunun seni incitmemesi gerektiğini biliyorsun. Bazı şeyleri kabul etmemeniz gerektiğini bilseniz bile, bazı şeyleri kabul edersiniz. Gergin bir lastik bant gibi karşıtların bir gerginliğidir. Ve çoğumuz aralarında bir yerde yaşıyoruz.

(Life is a series of pulls back and forth. You want to do one thing but you are forced to do something different. Something hurts you, but you know it shouldn't hurt you. You take certain things for granted, even though you know you shouldn't take anything for granted. It is a tension of opposites, like a stretched rubber band. And most of us live somewhere in between.)

by {Mitch Albom}
(0 Yorumlar)

Mitch Albom'un "Morrie ile Salı günleri" nin alıntısı, bireylerin arzuları ve yükümlülükleri arasında karşılaştıkları sürekli mücadeleyi yakalar. Hayatın sıklıkla çelişkili seçimler ve duygular sunduğunu, yollarımızda gezinmeyi zorlaştırdığını gösterir. Gerilmiş bir lastik bandın görüntüleri, bu karşıt güçleri dengelediğimiz için yaşadığımız gerilimi sembolize eder ve kendimizi sık sık iki uç arasında yakalandığımızı düşündürürken

Dahası, bir şeyleri verilen için almanın kabulü, ortak bir insan kusurunu vurgular. Sahip olduğumuzu takdir etmenin önemini anlıyoruz, ancak çoğu zaman bunu yapamıyoruz. Farkındalık ve eylem arasındaki bu çatışma, insan deneyiminin karmaşıklığına katkıda bulunarak bize yaşamın çelişkilerini tanıma ve kucaklama gerekliliğini hatırlatıyor. Nihayetinde Albom, bu mücadeleler ve yaşamın zorlukları arasında denge bulmanın önemi hakkında içgözlemi teşvik eder.

Stats

Kategoriler
Author
Votes
0
Page views
77
Güncelle
Ocak 22, 2025

Rate the Quote

Yorum ve İnceleme Ekle

Kullanıcı Yorumları

{0} yoruma göre
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yorum ve İnceleme Ekle
E-postanızı asla başkalarıyla paylaşmayacağız.
Daha Fazlasını Gör »

Other quotes in book quote

Daha Fazlasını Gör »

Popular quotes

Taffy. Taffy hakkında düşünüyor. Şimdi dişlerini dışarı çıkaracağını düşünüyor, ama onunla yemek demek olursa, her neyse onu yiyecektir.
by {Mitch Albom}
Küçük kasabalar metronom gibidir; En ufak bir hareketle, vuruş değişir.
by {Mitch Albom}
Bakın, eğer bilimin eninde sonunda Tanrı'nın olmadığını kanıtlayacağını söylüyorsanız, bu konuda farklı olmalıyım. Ne kadar küçük bir kurbağa yavrusuna, bir atoma kadar götürseler de, arayışın sonunda her zaman açıklayamadıkları bir şey, her şeyi yaratan bir şey vardır. Ve diğer tarafa ne kadar gitmeye çalışırlarsa çalışsınlar - yaşamı uzatmak, genlerle oynamak, şunu klonlamak, şunu klonlamak, yüz elliye kadar yaşamak - bir noktada hayat biter. Peki sonra ne olur? Hayat ne zaman sona erer? Omuz silktim. Anlıyorsun? Arkasına yaslandı. Gülümsedi. Sona geldiğinizde, Tanrı'nın başladığı yer burasıdır.
by {Mitch Albom}
Benim yerime senin ölmen gerektiğini söylüyorsun. Ama dünyada bulunduğum süre boyunca benim yerime de insanlar öldü. Bu her gün oluyor. Siz gittikten bir dakika sonra yıldırım düştüğünde veya içinde olabileceğiniz bir uçak düştüğünde. Meslektaşınız hastalandığında ve siz hastalanmadığınızda. Biz bu tür şeylerin rastgele olduğunu düşünüyoruz. Ama her şeyin bir dengesi var. Biri solar, diğeri büyür. Doğum ve ölüm bir bütünün parçalarıdır.
by {Mitch Albom}
Doğum ve ölüm arasında çok fazla can alıyoruz. Çocuk olmak için bir hayat. Yaşlanacak bir hayat. Gezmek, yerleşmek, aşık olmak, ebeveyn olmak, vaatlerimizi test etmek, ölümlerimizi gerçekleştirmek ve bazı şanslı durumlarda, bu farkındalıktan sonra bir şeyler yapmak için bir hayat.
by {Mitch Albom}
Sorun görünümünde gergin olma eğilimim var. Tehlike yaklaştıkça daha az gerginleşirim. Tehlike el altında olduğunda, şiddetli bir şekilde şişerim. Saldırganımla boğuşurken, korkmadan ve çok az yaralanma düşüncesiyle bitirmek için savaşıyorum.
by {Jean Sasson}
Ancak mürekkep fırçasının bir mahkumun zihninin iskelet anahtarı olduğunu düşünüyor.
by {David Mitchell}
Yalan söylemek var," diyor annem, talimatları yazdığı zarfı çantasından çıkarırken, "ki bu yanlış, bir de doğru izlenimi yaratmak var ki bu da gerekli.
by {David Mitchell}
Rahibe dedi ki, dili affedebilirim. Annene müstehcen bir jest yapmanı affedebileceğimden emin değilim. Holland, "Onu tanıyor olmalısın," dedi. Eğer onu tanısaydın sen de ona parmağını verirdin.
by {John Sandford}
Sınırlı insanların elindeki sınırsız güç her zaman zulme yol açar.
by {David Mitchell}