Erkekler değerin başarı ile yaratıldığına inanıyorlar ve hayatlarındaki kadınlar için hedefleri var. Awoman hedeflerle karşılaşırsa, onu sevdiğini varsayar. Hedefleri karşılayamazsa, onu bulmadığını varsayacaktır. Adam, kadın onu sevseydi daha çok çalışacağını ve onun için hedeflerinin makul olduğuna her zaman inandığını varsayar.
(Men believe value is created by accomplishment, and they have objectives for the women in their lives. If awoman meets the objectives, he assumes she loves him. If she fails to meet the objectives, he will assume she does notlove him. The man assumes that if the woman loved him she would have tried harder and he always believes his objectives for her are reasonable.)
Scott Adams'ın "Tanrı'nın Enkazları: Bir Düşünce Deneyi" kitabında, erkeklerin genellikle değeri başarılarla eşitlediği ve hayatlarındaki kadınlar için özel beklentileri olduğu fikrini araştırıyor. Bir kadın bu beklentileri yerine getirdiğinde, bir erkek onu bir sevgi işareti olarak yorumlarken, bunu yapmamak onu onun için duygularını sorgulamasına yol açar. Bu dinamik, erkeklerin belirlenmiş hedefleri karşılama yeteneklerine dayanarak kadınların sevgisiyle ilgili yaptıkları yanlış varsayımları vurgular.
Yazar, erkeklerin genellikle kadınlar için hedeflerini adil ve makul olarak algıladıklarını vurgulamaktadır. Bu inanç, sevgileri performansa bağlı olduğu için ilişkilerde yanlış anlamalara yol açabilir. Böylece, bir kadının algılanan başarısızlığı duygusal mesafe yaratabilirken, başarısı bir erkeğin sevilme duygusunu güçlendirir, cinsiyet dinamiklerinde sevgi ve beklentinin karmaşıklıklarını sergiler.