Şimdi çocuk bana bilgelerimizin öğrettiği bir şeyi hatırlatıyor. Bir bebek dünyaya geldiğinde, eller sıkılıyor, değil mi? Bunun gibi mi? Bir yumruk yaptı. Neden? Çünkü bir bebek, daha iyisini bilmeden, her şeyi kapmak istiyor, 'Bütün dünya benimdir' ama yaşlı bir kişi öldüğünde, bunu nasıl yapıyor? Elleri açık. Neden? Çünkü dersi öğrendi. Hangi ders? Diye sordum. Boş parmaklarını açtı. Bizimle hiçbir şey alamayız.

(Now that child reminds me of something our sages taught. When a baby comes into the world, it's hands are clenched, right? Like this?He made a fist.Why? Because a baby, not knowing any better, wants to grab everything, to say 'The whole world is mine.'But when an old person dies, how does he do so? With his hands open. Why? Because he has learned the lesson.What lesson? I asked.He stretched open his empty fingers.We can take nothing with us.)

by {Mitch Albom}
(0 Yorumlar)

"Morrie ile Salı günleri" alıntısı, insanların yaşama ve ölüme yaklaşım yollarına yansır. Yeni doğmuş bir doğanın sıkışık yumruklarla geldiğini, dünyayı ele geçirmek ve içindeki her şeye sahip olmak için içgüdüsel bir arzuyu sembolize ettiğini belirterek başlar. Bu görüntüler, her şeyin ulaşılabilir hissettiği ve genellikle kişisel bir hak olarak görüldüğü gençliğin masumiyetini ve hırsını vurgular.

Buna karşılık, pasaj, yaşlı bir kişinin hayatı nasıl açık ellerle terk ettiğini ve yıllar içinde kazanılan bilgeliği nasıl gösterdiğini açıklar. Bu açıklık, maddi malların ve dünyevi arzuların ölümden sonra hiçbir değere sahip olmadığı konusunda derin bir anlayışı temsil eder. Öğrenilen ders, ilişkilerin, deneyimlerin ve hayatın geçici doğasının önemini vurgulayarak bu hayattan hiçbir şey alamayacağıdır.

Stats

Kategoriler
Author
Votes
0
Page views
89
Güncelle
Ocak 22, 2025

Rate the Quote

Yorum ve İnceleme Ekle

Kullanıcı Yorumları

{0} yoruma göre
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yorum ve İnceleme Ekle
E-postanızı asla başkalarıyla paylaşmayacağız.
Daha Fazlasını Gör »

Popular quotes

Hayatım sınırsız bir okyanusta bir damladan fazla değil. Ama okyanus çok sayıda damladan başka nedir ki?
by {David Mitchell}
Yarısı okunmuş bir kitap, yarım kalmış bir aşk meselesidir.
by {David Mitchell}
Polensiz ağaçlara böcekleri ve kuşları uzaklaştıracak şekilde gen dizilimi uygulandı; durgun hava böcek ilacı kokuyordu.
by {David Mitchell}
Hayatlarımız bize ait değil. Geçmişte ve günümüzde başkalarına bağlıyız ve her suç ve her iyilikle geleceğimizi doğururuz.
by {David Mitchell}
Yeterince uzağa gidersen kendinle tanışırsın.
by {David Mitchell}
Görünüşte ilgisiz olayların rastgele bir dizisi.
by {David Mitchell}
İnsanlar "İntihar bencilliktir" diye ahkam kesiyorlar. Pater gibi kariyer sahibi din adamları bir adım daha ileri giderek yaşayanlara korkakça bir saldırı çağrısında bulunuyorlar. Ahmaklar bu yanıltıcı cümleyi farklı nedenlerle savunuyorlar: suçlamalardan kaçınmak, izleyiciyi zihinsel yapısıyla etkilemek, öfkesini boşaltmak ya da sırf sempati duymak için gerekli acıdan yoksun olduğu için. Korkaklığın bununla hiçbir ilgisi yok; intihar büyük bir cesaret ister. Japonların doğru fikri var. Hayır, bencilce olan, sırf aileleri, dostları ve düşmanları biraz vicdan muhasebesinden kurtarmak için bir başkasının dayanılmaz bir varoluşa katlanmasını talep etmektir.
by {David Mitchell}
Bizi bekleyen başka bir dünya olduğuna inanıyorum. Daha iyi bir dünya. Ve seni orada bekliyor olacağım.
by {David Mitchell}
'Depresyonda' olduğunu söylüyorsun ama benim gördüğüm tek şey dayanıklılık. Kendinizi berbat ve içten dışa doğru hissetmenize izin verilir. Bu kusurlu olduğunuz anlamına gelmez; sadece insan olduğunuz anlamına gelir.
by {David Mitchell}
Kitaplar gerçek bir kaçış sunmaz ama bir zihnin kendini kaşımasını engelleyebilirler.
by {David Mitchell}