İnsanlar bitkiler hakkında çok saftı, diye düşündü Ellie. Duvar için bir resim seçecekleri için sadece görünüm için bitkileri seçtiler. Bitkilerin aslında bir şeyler yaşadıkları, solunum, yutma, atılım, üreme --- ve savunmanın tüm canlı işlevlerini yoğun bir şekilde yerine getirmedikleri hiç ortaya çıkmadı.
(People were so naive about plants, Ellie thought. They just chose plants for appearance, as they would choose a picture for the wall. It never occurred to them that plants were actually living things, busily performing all the living functions of respiration, ingestion, excretion, reproduction---and defense.)
Ellie, insanların bitkilerle ilgili cehaletini yansıtıyor, onları sadece görsel çekiciliği için seçtiklerini, evleri için sanat eserlerini nasıl seçeceğine benzer şekilde yansıyor. Bu perspektif, bitkilerin katılımı ve hayatta kalmaları ve büyümeleri için gerekli olan karmaşık yaşam süreçlerini göz ardı eder.
Bitkilerin sadece dekoratif öğeler olmadığını vurgular; Bunun yerine, solunum, yutma ve üreme gibi hayati işlevlere katılan canlı organizmalardır. Bu yanlış anlama, insan algısı ile her bitkinin daha büyük bir ekolojik sistemde rol oynadığı doğal dünyanın gerçekliği arasında bir kopukluğu vurgular.