Cennetin her zaman ve sonsuza kadar olduğunu kanıtlamak, hatırlanmayan hiçbir ruh gerçekten gitmedi.

(proving heaven is always and forever around us, and no soul remembered is ever really gone.)

by {Mitch Albom}
(0 Yorumlar)
"Cennetten İlk Telefon Görüşmesi" nde Mitch Albom, yaşayan ve ölenler arasındaki bağlantı temasını araştırıyor. Anlatı, kaybettiklerimizin her zaman bir şekilde mevcut olduğu, konfor ve teselli sunduğu fikrine odaklanıyor. Yazar, Cennetin uzak bir yer değil, sürekli olarak bizi saran çevreleyen bir varlık olduğunu öne sürüyor. Albom, anıların ve sevginin ilişkilerimizi canlı tuttuğunu ve hatırlandıkları sürece hiçbir ruhun gerçekten kaybolmadığını güçlendirdiğini vurgular. Bu düşünce, hikaye boyunca yankılanıyor ve vefat edenlerle paylaştığımız kalıcı tahvilleri vurguluyor. Kitap nihayetinde fiziksel varlığın ötesinde bir umut ve bağlantı mesajı iletir.

"Cennetten İlk Telefon Görüşmesi" nde Mitch Albom, yaşayan ve ölenler arasındaki bağlantı temasını araştırıyor. Anlatı, kaybettiklerimizin her zaman bir şekilde mevcut olduğu, konfor ve teselli sunduğu fikrine odaklanıyor. Yazar, Cennetin uzak bir yer değil, sürekli olarak bizi saran çevreleyen bir varlık olduğunu öne sürüyor.

Albom, anıların ve sevginin ilişkilerimizi canlı tuttuğunu vurgular ve hatırlandıkları sürece hiçbir ruhun gerçekten kaybolmadığını güçlendirir. Bu düşünce, hikaye boyunca yankılanıyor ve vefat edenlerle paylaştığımız kalıcı tahvilleri vurguluyor. Kitap nihayetinde fiziksel varoluşun ötesinde bir umut ve bağlantı mesajı iletir.

Stats

Kategoriler
Author
Votes
0
Page views
26
Güncelle
Ocak 22, 2025

Rate the Quote

Yorum ve İnceleme Ekle

Kullanıcı Yorumları

{0} yoruma göre
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yorum ve İnceleme Ekle
E-postanızı asla başkalarıyla paylaşmayacağız.
Daha Fazlasını Gör »

Other quotes in book quote

Daha Fazlasını Gör »

Popular quotes

Küçük kasabalar metronom gibidir; En ufak bir hareketle, vuruş değişir.
by {Mitch Albom}
Bakın, eğer bilimin eninde sonunda Tanrı'nın olmadığını kanıtlayacağını söylüyorsanız, bu konuda farklı olmalıyım. Ne kadar küçük bir kurbağa yavrusuna, bir atoma kadar götürseler de, arayışın sonunda her zaman açıklayamadıkları bir şey, her şeyi yaratan bir şey vardır. Ve diğer tarafa ne kadar gitmeye çalışırlarsa çalışsınlar - yaşamı uzatmak, genlerle oynamak, şunu klonlamak, şunu klonlamak, yüz elliye kadar yaşamak - bir noktada hayat biter. Peki sonra ne olur? Hayat ne zaman sona erer? Omuz silktim. Anlıyorsun? Arkasına yaslandı. Gülümsedi. Sona geldiğinizde, Tanrı'nın başladığı yer burasıdır.
by {Mitch Albom}
Benim yerime senin ölmen gerektiğini söylüyorsun. Ama dünyada bulunduğum süre boyunca benim yerime de insanlar öldü. Bu her gün oluyor. Siz gittikten bir dakika sonra yıldırım düştüğünde veya içinde olabileceğiniz bir uçak düştüğünde. Meslektaşınız hastalandığında ve siz hastalanmadığınızda. Biz bu tür şeylerin rastgele olduğunu düşünüyoruz. Ama her şeyin bir dengesi var. Biri solar, diğeri büyür. Doğum ve ölüm bir bütünün parçalarıdır.
by {Mitch Albom}
Hayatım sınırsız bir okyanusta bir damladan fazla değil. Ama okyanus çok sayıda damladan başka nedir ki?
by {David Mitchell}
Yarısı okunmuş bir kitap, yarım kalmış bir aşk meselesidir.
by {David Mitchell}
Rahibe dedi ki, dili affedebilirim. Annene müstehcen bir jest yapmanı affedebileceğimden emin değilim. Holland, "Onu tanıyor olmalısın," dedi. Eğer onu tanısaydın sen de ona parmağını verirdin.
by {John Sandford}
Ancak mürekkep fırçasının bir mahkumun zihninin iskelet anahtarı olduğunu düşünüyor.
by {David Mitchell}
Hayatlarımız bize ait değil. Geçmişte ve günümüzde başkalarına bağlıyız ve her suç ve her iyilikle geleceğimizi doğururuz.
by {David Mitchell}
Yalan söylemek var," diyor annem, talimatları yazdığı zarfı çantasından çıkarırken, "ki bu yanlış, bir de doğru izlenimi yaratmak var ki bu da gerekli.
by {David Mitchell}
Yeterince uzağa gidersen kendinle tanışırsın.
by {David Mitchell}