Bu nedenle planlar sadece insanların ne için istediklerini açıklamak için yararlı oldu. Gerçekte ne yapacaklarını bilmek istiyorsanız, öğrenmenin tek yolu onları izlemek ve ne yaptıklarını görmekti. O zaman gelecekte ne yapabileceklerini bilirsiniz, çünkü çoğu insan her zaman yaptıklarını yaptı. O

(So plans were useful only in revealing what people wished for. If you wanted to know what they would actually do, then the only way of finding out was by watching them and seeing what they did. Then you would know what they might do in the future-because most people did what they had always done. That)

by {Alexander McCall Smith}
(0 Yorumlar)

"Yakışıklı Adamın Deluxe Café" de Alexander McCall Smith, insanların niyetleri ile eylemleri arasındaki farkı vurgular. Planlar arzuları ve istekleri ifade edebilse de, genellikle gerçek davranışı yansıtmadıklarını savunuyor. Birinin muhtemel eylemlerini gerçekten anlamak için, onları zamanla gözlemlemelidir. Bu gözlem, bireylerin tipik olarak geçmiş davranışları tekrarladığını ve insan doğasında öngörülebilirlik gösterdiğini ortaya koymaktadır.

Bu içgörü, gelecekteki davranışları tahmin etmede gözlemin öneminin altını çizmektedir. Yalnızca insanların yapmak istediklerini iddia ettiklerine güvenmek yerine, seçimlerini ve eylemlerini izlemekten daha net bir resim ortaya çıkıyor. Bu yaklaşım, özlemler ve gerçek yaşam kararları arasındaki kontrastı vurgular ve insan eğilimlerinin ve motivasyonlarının daha iyi anlaşılmasına izin verir.

Stats

Kategoriler
Votes
0
Page views
48
Güncelle
Ocak 23, 2025

Rate the Quote

Yorum ve İnceleme Ekle

Kullanıcı Yorumları

{0} yoruma göre
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yorum ve İnceleme Ekle
E-postanızı asla başkalarıyla paylaşmayacağız.
Daha Fazlasını Gör »

Other quotes in The Handsome Man's Deluxe Café

Daha Fazlasını Gör »

Popular quotes

Taffy. Taffy hakkında düşünüyor. Şimdi dişlerini dışarı çıkaracağını düşünüyor, ama onunla yemek demek olursa, her neyse onu yiyecektir.
by {Mitch Albom}
Küçük kasabalar metronom gibidir; En ufak bir hareketle, vuruş değişir.
by {Mitch Albom}
Bakın, eğer bilimin eninde sonunda Tanrı'nın olmadığını kanıtlayacağını söylüyorsanız, bu konuda farklı olmalıyım. Ne kadar küçük bir kurbağa yavrusuna, bir atoma kadar götürseler de, arayışın sonunda her zaman açıklayamadıkları bir şey, her şeyi yaratan bir şey vardır. Ve diğer tarafa ne kadar gitmeye çalışırlarsa çalışsınlar - yaşamı uzatmak, genlerle oynamak, şunu klonlamak, şunu klonlamak, yüz elliye kadar yaşamak - bir noktada hayat biter. Peki sonra ne olur? Hayat ne zaman sona erer? Omuz silktim. Anlıyorsun? Arkasına yaslandı. Gülümsedi. Sona geldiğinizde, Tanrı'nın başladığı yer burasıdır.
by {Mitch Albom}
Benim yerime senin ölmen gerektiğini söylüyorsun. Ama dünyada bulunduğum süre boyunca benim yerime de insanlar öldü. Bu her gün oluyor. Siz gittikten bir dakika sonra yıldırım düştüğünde veya içinde olabileceğiniz bir uçak düştüğünde. Meslektaşınız hastalandığında ve siz hastalanmadığınızda. Biz bu tür şeylerin rastgele olduğunu düşünüyoruz. Ama her şeyin bir dengesi var. Biri solar, diğeri büyür. Doğum ve ölüm bir bütünün parçalarıdır.
by {Mitch Albom}
Doğum ve ölüm arasında çok fazla can alıyoruz. Çocuk olmak için bir hayat. Yaşlanacak bir hayat. Gezmek, yerleşmek, aşık olmak, ebeveyn olmak, vaatlerimizi test etmek, ölümlerimizi gerçekleştirmek ve bazı şanslı durumlarda, bu farkındalıktan sonra bir şeyler yapmak için bir hayat.
by {Mitch Albom}
Sorun görünümünde gergin olma eğilimim var. Tehlike yaklaştıkça daha az gerginleşirim. Tehlike el altında olduğunda, şiddetli bir şekilde şişerim. Saldırganımla boğuşurken, korkmadan ve çok az yaralanma düşüncesiyle bitirmek için savaşıyorum.
by {Jean Sasson}
Rahibe dedi ki, dili affedebilirim. Annene müstehcen bir jest yapmanı affedebileceğimden emin değilim. Holland, "Onu tanıyor olmalısın," dedi. Eğer onu tanısaydın sen de ona parmağını verirdin.
by {John Sandford}
Sınırlı insanların elindeki sınırsız güç her zaman zulme yol açar.
by {David Mitchell}
Ancak mürekkep fırçasının bir mahkumun zihninin iskelet anahtarı olduğunu düşünüyor.
by {David Mitchell}
Yalan söylemek var," diyor annem, talimatları yazdığı zarfı çantasından çıkarırken, "ki bu yanlış, bir de doğru izlenimi yaratmak var ki bu da gerekli.
by {David Mitchell}