Bazen herkes herkesin gitmesini diler. Bazen gitmeni dileyeceğim. Şimdi sana söylüyorum, o zamanlarda bile, sana gitmeni söylesem bile, gitmek zorunda değilsin.
(Sometime or other everybody wishes everybody would go away. Sometimes I'll wish you would go away. What I'm telling you now is that even at those times, even if I tell you to go away, you don't have to go away.)
Orson Scott Card, "Ölülerin Konuşmacısı"nda insan ilişkilerinin karmaşıklığını ve bunlara eşlik eden duyguları derinlemesine inceliyor. Bu alıntı, herkesin, en yakınındakilerden bile olsa, yalnızlığa özlem duyduğu zamanlarda yaşadığı evrensel bir duyguyu yansıtıyor. Alan arayışı ile başkalarıyla sıklıkla hissettiğimiz derin bağlantı arasındaki içsel mücadeleyi vurgular.
Açıklama, mesafeyi arzulamanın doğal olduğunu vurguluyor ancak aynı zamanda, geçici tecrit isteklerine rağmen sevdiklerinize, varlıklarının değerli olduğu konusunda güvence veriyor. Bu ikilik, ilişkilerde anlayış ve şefkatin önemini vurgulayarak, bağları koparmadan hem yakınlığa hem de kişisel alan ihtiyacına yer açar.