Sebastian Faulks'ın "Engleby", "Ne kadar çok duyarsam, o kadar az biliyordum". Birinin daha fazla bilgiye veya deneyime maruz kaldığı için, arayan netlik ve kesinlik genellikle azalabileceğini düşündürmektedir. Bu, çelişkili perspektifler ve gürültü ile dolu bir dünyada bilgiyi gezmenin zorluklarını yansıtıyor.

Engleby, kendi yaşam anlayışıyla ve etrafındaki kişilerle boğuşan kahramanı aracılığıyla algı ve gerçeklik temalarını araştırıyor. Alıntı, bilgi arayışının nasıl paradoksal olabileceğini vurgular, bu da kesinliğin genellikle zor olduğunu fark etmesine yol açar. Özünde, dünyayla ne kadar çok etkileşime girersek, o kadar çok soru ortaya çıkar ve bizi bir belirsizlik durumunda bırakır.