Ancak Gregory üzerindeki acının ağırlığı - bu kayıp havacı, bu güvenilmez, belki de değersiz adam - tüm üst yarısını, diyaframını, akciğerlerini, kaburgalarını, omuzlarını, tüm vücudunu salladı.
(But the weight of her anguish over Gregory – this one missing airman, this unreliable, perhaps unworthy man – filled her whole upper half, diaphragm, lungs, ribs, shoulders, with such crushing gravity that the sighs with which she was obliged to displace it shook her entire body.)
Sebastian Faulks'ın "Charlotte Gray" anlatısında, kahramanı kayıp bir havacı olan Gregory'nin kaderi üzerinde derin duygusal kargaşa ile mücadele ediyor. Onun ızdırapları, fiziksel ve zihinsel olarak tezahür eden, düşüncelerine ve refahına hükmediyor. Karakteri hakkındaki endişenin ve belirsizliklerin ağırlığı, onun değerindeki çekincelere rağmen onunla derin bir bağlantıyı yansıtarak bunalmış hissini bırakır.
Bu yoğun iç çatışma, içinde Gregory'nin yokluğunun hayatında ne kadar önemli olduğunu gösteren bir ağırlık yaratıyor. Yükü hafifletmek amacıyla serbest bıraktığı her iç çekiş, üzüntüsünün derinliğini ve sevgi ve endişenin duygusal durumu üzerindeki etkisini vurgulayarak vücudundan yankılanıyor. Faulks, bu dokunaklı andaki özlemin ağırlığını ve insan ilişkilerinin karmaşıklığını etkili bir şekilde yakalar.