Ender o kadar güçlü bir birlik hissetmeye başlamıştı ki, biz sözü benden çok daha kolay çıkıyordu dudaklarına.
(Ender had come to feel a unity so strong that the word we came to his lips much more easily than I)
"Ender'in Oyunu"nun baş kahramanı Ender Wiggin, etrafındakilerle derin bir bağ ve birlik duygusu yaşıyor. Bu bağ onun kimliğinin şekillenmesinde önemlidir ve hikaye boyunca eylemlerini etkiler. Başkalarıyla ilişki kurma şekli onun empatik doğasını ortaya koyuyor ve zorlukların üstesinden gelmede ekip çalışmasının önemini vurguluyor.
Ender'in "ben" yerine "biz" anlayışının gelişmesi onun duygusal gelişiminin ve ortak sorumluluk anlayışının göstergesidir. Bu değişim onun işbirliğine ve yolculuğunda ilişkilerin etkisine ne kadar derinden değer verdiğini gösteriyor ve gerçek gücün çoğu zaman bireysellikten ziyade birlikten geldiğini vurguluyor.