O öldü, diye düşündü acı acı, çünkü onu unuttuk.
(He is dead, she thought bitterly, because we have forgotten him.)
"Ender'in Oyunu"nda baş kahraman, toplumsal ihmalin ve önemli kişilerin unutulmasının sonuçları üzerine düşünüyor. Bu düşünce, önemli birini kaybetmenin duygusal ağırlığını vurgulayan bir acı duygusundan ortaya çıkar. Hafızanın ve tanınmanın ağırlığı, geçmişi ve onu şekillendiren insanları nasıl onurlandırdığımızda çok önemli bir rol oynar.
Bu alıntı roman boyunca hatırlama temasını öne çıkarıyor ve unutmanın kayıplara ve pişmanlığa yol açabileceğini öne sürüyor. Yaşamlarımızı etkileyen kişileri onurlandırmayı ihmal etmenin hem kişisel hem de kolektif olarak korkunç sonuçlara yol açabileceğinin dokunaklı bir hatırlatıcısıdır. Kahramanın mücadelesi, toplumun kahramanlarını nasıl hatırladığı veya görmezden geldiğine dair daha geniş sonuçları yansıtıyor.