Bu arada Kafka'nın eserlerinde "K" ile asla özdeşleşmedim. Bir demokraside büyüdükten sonra, gerçekten sorumlu, gerçekten neler olup bittiğini her zaman bildiğimi hayal etmeye cesaret ettim. Bu bir hata olabilir.
(I have never identified with the "K" in Kafka's works, by the way. Having grown up in a democracy, I have dared to imagine that I know at all times who is really in charge, what is really going on. This could be a mistake.)
Kurt Vonnegut Jr., Kafka'nın eserlerindeki temalarla olan ilişkisini yansıtıyor ve Kafka'nın karakterleri tarafından epitomize edildiği gibi tuzağa düşme veya güçsüz olma fikriyle asla yankılanmadığını iddia ediyor. Demokratik bir ortamda yetiştirilmesi, ona dünyanın altında yatan güçleri ve gerçekleri anladığına inanma güvenini verdi. Bununla birlikte, bu algının kusurlu olabileceğini kabul ederek otorite ve gerçeği anlayışında bir kırılganlık önermektedir.
Vonnegut'un yorumu, farklı hükümet yapılarına sahip toplumlarda bilgi ve algı hakkında daha geniş bir söylem ortaya koymaktadır. Bir demokraside yaşayarak teşvik edilen bir netlik ve kontrol duygusunun, kişinin karmaşık sosyal dinamikleri kavrayışında aşırı güvene yol açabileceğini ve otoritenin insan varlığındaki rolünü yorumlama potansiyelini ima edebileceğini vurgular.