İnsanlar acı verir, duygusuz ve duyarsız, boş ve acımasızdır. . . Ama yer acılarını iyileştirir, öfkeyi yatıştırır, bu insanların yaptığı korkunç boşluğu doldurur. ' Ellerini Dora'nın omuzlarına koydu. Bunu kim söylediğini biliyor musun? Hayır. Senin adın. Eudora Welty.
(People give pain, are callous and insensitive, empty and cruel . . . but place heals the hurt, soothes the outrage, fills the terrible vacuum that these human beings make.' She put her hands on Dora's shoulders. Do you know who said that? No. Your namesake. Eudora Welty.)
Mary Alice Monroe'nun "Yaz Rüzgarı" nda, bir karakter insan etkileşimlerinin doğasını yansıtır ve insanların genellikle acı çekebileceğini ve birbirlerine karşı duyarsızlık gösterebileceğini vurgular. Zulümün bu kabulü, kişisel mücadeleler arasında konfor ve teselli sağlayan yerin iyileştirici gücü ile tezat oluşturuyor. Karakter, bireyler duygusal zarar verebilirken, çevrenin bu yaraları düzeltmeye yardımcı olabileceğini vurgular.
Etkili bir yazar olan Eudora Welty'den bahsedilmesi, konuşmaya derinlik katıyor ve içgörülerinin karakterlerin deneyimleriyle yankılandığını öne sürüyor. Welty’nin sözleri, başkalarının incitici eylemlerine rağmen, doğru çevrenin bu tür deneyimlerin yarattığı duygusal boşluğu doldurabileceği, umut ve iyileşme yolu sunabileceği fikrini kapsar.