Mitch Albom'un "Cennette Buluştuğunuz Beş Kişi" adlı eserinde baş kahraman sessizlikte teselli arıyor ve bunun yaşamın kaosundan kaçacak güvenli bir sığınak olduğuna inanıyor. Ancak hikaye sessizliğin aldatıcı olabileceğini öne sürüyor; çoğu zaman kişinin umduğu rahatlığı sağlamada başarısız olur. Bir sığınak olmak yerine, izole edici ve akıldan çıkmayan bir deneyime dönüşebilir, çözülmemiş duyguların ve soruların akılda kalmasına neden olabilir.
Bu alıntı okuyuculara sessizliğin sakin görünse de sıklıkla daha derin duygusal mücadeleleri ortaya çıkardığını hatırlatır. Karakterin yolculuğu, yalnızlığa çekilmek yerine kişinin duygularıyla ve başkalarıyla olan bağlantılarıyla yüzleşmesinin önemini vurguluyor. Sonuçta gerçek huzur çoğu zaman kişinin iç kargaşasından kaçmak yerine onu anlayıp onunla yüzleşmesinden gelir.