Karayolları, tekerleğin arkasına geçme amacları, insan, canavar veya kader tarafından yapılan her yanlışın intikamını almak gibi süren insanlarla doludur. Onları aynı hizada tutan tek şey ölüm korkusu, hapishane ve davalar.
(The highways are crowded with people who drive as if their sole purpose in getting behind the wheel is to avenge every wrong done them by man, beast or fate. The only thing that keeps them in line is their fear of death, jail and lawsuits.)
Alıntı, yol öfkesi ve agresif sürüş davranışları algısını yansıtıyor, bu da birçok sürücünün çeşitli şikayetlere karşı kişisel bir çile biçimi olarak sürüşe girdiğini gösteriyor. Dikkatsiz eylemlerinin altında yatan motivasyon, intikam alıyormuş gibi sürdükleri otoyollarda tezahür eden hayal kırıklığı ve çözülmemiş öfkenin bir karışımı gibi görünüyor.
Dahası, ölüm, hapis veya yasal sıkıntılar gibi korkunç sonuçlar korkusu, bu sürücüler için kritik bir sınırlayıcı faktör olarak hizmet eder. Bu, agresif eğilimlerine rağmen, öncelikle yollarda düzen benzerliğini koruyan ve sürüş bağlamında insan davranışının daha karanlık bir görünümünü vurgulayan dış yansımalar korkusu olduğunu göstermektedir.