A. W. Tozer tarafından alıntıda, inancı savunan ancak zorluklarla karşılaştığında tam olarak taahhüt etmeyen bireyleri eleştirir. Bu bireyler sözlü olarak güçlü inançlara sahip olabilirler, ancak alternatif güvenlik araçları ararlar ve inançlarına gerçek bir güvenden kaçınırlar. Bu gerçek güven eksikliği, koşullar zorlaştığında profesyonel inançları ile eylemleri arasında bir kopukluğu vurgular.
Tozer’in çağrısı, hem günlük yaşamda hem de kritik anlarda Tanrı'ya tam güvenlerini vermeye hazır olan inananlardan oluşan bir topluluğa yönelik bir arzuyla uyumludur. Yedek seçeneklerine güvenmek yerine, özellikle yargılama zamanlarında değişmez kalan istikrarlı bir inanca sahip olmanın önemini vurgular. Bu inanca bağlılık otantik Hıristiyan yaşamı için çok önemlidir.