Tanrı'ya gerçekten inanmayan, ancak O'na inanmak isteyen ve yaptıklarını söyleyen birçok insan vardı. Bazı insanlar bu insanların aptal olduklarını, ikiyüzlü olduklarını, ancak MMA Ramotswe'nin bundan o kadar emin olmadığını söyledi. Bir şey ya da birisi, hayattan geçmenize, iyi ve amaçlı bir hayata öncülük etmenize yardımcı olabilirse, o şey veya o kişi yoksa, o kadar önemli miydi? En ufak bir şey olmadığını düşündü. İLE


(There were plenty of people who did not really believe in God, but who wanted to believe in him, and said that they did. Some people said that these people were foolish, that they were hypocritical, but Mma Ramotswe was not so sure about that. If something, or somebody, could help you to get through life, to lead a life that was good and purposeful, did it matter all that much if that thing or that person did not exist? She thought it did not-not in the slightest bit. BY)

(0 Yorumlar)

Anlatıda, bazı bireyler, varlığı hakkındaki şüphelerine rağmen Tanrı'ya inanma arzusunu ifade ederler. Bu, bu inananları aptal veya ikiyüzlü olarak gören başkalarının yargısına yol açar. Ancak MMA Ramotswe farklı bir perspektife sahiptir. Hayatın zorluklarında gezinmeye ve tatmin edici bir varoluşa öncülük etmeye yardımcı olan bir şeye ya da birine olan inancın değerini düşünüyor.

MMA Ramotswe için inancın özü, tanrının gerçek varlığında değil, insanların yaşamları üzerindeki olumlu etkisinde yatmaktadır. İnanç bir kişinin refahına ve amaç duygusuna katkıda bulunursa, bu inancın nesnesinin gerçek varlığının hiç de önemli olmayabileceği sonucuna varır. Bu anlayış, insan deneyiminde inanç ve umudun rolü için derin bir takdiri yansıtır.

Page views
25
Güncelle
Ocak 23, 2025

Rate the Quote

Yorum ve İnceleme Ekle

Kullanıcı Yorumları

{0} yoruma göre
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yorum ve İnceleme Ekle
E-postanızı asla başkalarıyla paylaşmayacağız.