Ne olursa olsun kendinizi genç Amerikalılar olarak düşünmenizi ve bununla gurur duymanızı istiyorum. Size İngiltere'den bahsetmek zor çünkü orada bütün insanlar kendi hayatlarını kendi yöntemleriyle sürdürmekte özgür değiller. Bazı insanlar prensler gibi yaşarken bazıları kendilerini hayatta tutan kabuklar için yalvarmak zorundadır.
(Whatever happens I want you to think of yourselves as young Americans, and I want you to be proud of that. It is difficult to tell you about England, because there all men are not free to pursue their own lives in their own ways. Some men live like princes, while other men must beg for the very crusts that keep them alive.)
Alıntı, genç Amerikalı olmanın gururunu ve kimliğini vurguluyor ve özgürlüklerini İngiltere'deki toplumsal yapıyla karşılaştırıyor. Yazar, bazı bireylerin zenginlik ve ayrıcalıktan yararlanırken diğerlerinin temel ihtiyaçlar için mücadele ettiği sosyal statüdeki eşitsizliklere dikkat çekiyor. Bu keskin fark, Amerika'da sahip olunan özgürlüklerin değerinin altını çiziyor.
Carol Ryrie Brink'in "Caddie Woodlawn" adlı eserinde mesaj, karakterlere evrensel olarak mevcut olmayan fırsatları ve bağımsızlıklarını takdir etmeleri gerektiğini hatırlatıyor. Anlatı, deneyimlerini bir eşitsizlik zeminine konumlandırıyor ve kendi yaşamlarına ve özgürlüklerine daha derin bir takdir duymayı teşvik ediyor.