Ama Marie Carter hakkında gerçekten sevdiği şey onun sessizliğiydi. Sessiz bir sesi ve sessiz bir doğası vardı.
(But what he really liked about Marie Carter was her quietness. She had a quiet voice and a quiet nature.)
Martina Cole'un "Yüzsüz" romanında, kahraman, öncelikle sakin tavırından dolayı Marie Carter için derin bir takdir geliştiriyor. Sessiz sesi ve doğası, onları çevreleyen kaosa keskin bir kontrast sağlar ve varlığını daha da etkili hale getirir. Bu huzur onu sadece ona çekmekle kalmaz, aynı zamanda koşullarının yoğunluğunu da vurgular.
Marie’nin sakinliği, kargaşanın ortasında gücü ve iç barışı yansıtan kahraman için bir sığınak görevi görür. İhanet ve intikamla dolu bir dünyada, sessizliği dayanıklılığın sembolü haline gelir ve karanlık zamanlarda bile, nezaketin ilişkilerde ne kadar rahatlık ve derinlik sağlayabileceğini gösterir.