Korku, nefret veya kıskançlıktan daha fazla yanlış yapmanızı sağlayabilir. Korkarsanız, kendinizi tamamen hayata ayırmazsınız; Korku seni her zaman yapar, her zaman bir şeyler tutar. Yalnız olmamalısın. Seni öldürüyor; Seni zayıflatıyor. Her zaman, her gün, insanlarla bir yerde olmalısın.
(Fear can make you do more wrong than hate or jealousy. If you're afraid you don't commit yourself to life completely; fear makes you always, always hold something back. You shouldn't be alone. It's killing you; it's undermining you. All the time, every day, you should be somewhere with people.)
Korku, olumsuz eylemlere nefret veya kıskançlık duygularından daha fazla yol açabilir. Korkunun egemen olduğu zaman, bireyler genellikle gerçek benliklerini geri tutarak hayata tam olarak meşgul olmak için mücadele edebilirler. Bu duygusal kısıtlama, gerçek bağlantıları ve deneyimleri önler ve sonuçta azalmış bir varlığa yol açar.
Dahası, izolasyon korkunun zararlı etkilerini daha da kötüleştirir. Yalnız olmak, sosyal etkileşimlerin önemini vurgulayarak kişinin refahını zayıflatabilir. Başkalarıyla düzenli olarak kendini çevreleyen, daha tatmin edici bir hayatı destekler ve teşvik eder, bize topluluğun korkuların üstesinden gelmek için hayati önem taşıdığını hatırlatır.