Sebastian Faulks'ın "Yeşil Dolphin Street'teki" kitabında, karakter Frank adında biriyle derin bir ilişkiyi yansıtıyor. Bu bağlantı, mevcut varlıklarını aşar ve sadece ölümlü anlayışın ötesine geçen bir kader duygusu düşündürmektedir. Konuşmacı, bu bağın kendi içlerinde daha derin bir özü ortaya çıkardığını, yaşamlarında yerine getirilmese bile, keşfetmeleri amaçlanan bir özü ortaya çıkardığını düşünüyor.
Bu duygu, yaşamda daha derin bir anlam ve amaç için özlemin yanı sıra kendini keşfetmeye yol açan bağlantılar için bir takdir gösterir. Alıntı, güçlü ve zor olan duyguları kavrama mücadelesini kapsar, bazı ilişkilerin varlığımızın çekirdeğiyle rezonansa girdiği, kim olduğumuzu şekillendirdiği fikrini ima eder.