"Gereklilik, tüm icatların annesidir" ifadesi, çözümlere duyulan ihtiyacın genellikle yaratıcılığı ve yeniliği yönlendirdiğini göstermektedir. Bu kavram, Laura Esquivel'in kişisel ve kültürel ihtiyaçların çeşitli ifade ve dönüşüm biçimlerine yol açtığı "Çikolata Like For Chocolate" romanında canlı bir şekilde gösterilmiştir. Hikayede, karakterler sadece açlığı tatmin etmek için yemekler yaratır; Ayrıca duyguları, gelenekleri ve arzuları da aktararak, mutfak sanatına nasıl ilham verebileceğini ve hayatlarında değişime nasıl ilham verebileceğini gösteriyorlar.
Dahası, "Çikolata gibi Su gibi" de, karakterlerin aileleri ve toplumundaki konumları ihtiyaçları ve koşulları ile şekillenir. Roman, ailesel beklentiler ve toplumsal normlar gibi dış baskıların, bireyleri gerçek benliklerini ifade etmek ve kimliklerini iddia etmek için yaratıcı yollar bulmaya nasıl zorladığını tasvir ediyor. Gereklilik ve kişisel pozisyonun bağlantısı, acil ihtiyaçların kişisel gelişim ve yaratıcı ifade üzerindeki güçlü etkisini vurgular.