Şirketin çalışanlarının çoğu, tam olarak, bir şekilde yükleme rıhtımlarına paketlenmiş ve etiketlenmiş ve hitap eden mucizeleri nasıl çalıştıkları konusunda söylenen ve akıllıca olanı yapmaktan memnundu. Askerler, gençler çoğunlukla, hepsi paketlenmiş ve etiketlenmiş ve Vietnam'daki yükleme rıhtımlarında ele alınmıştır. Kaç kişi bu meraklı eserlerin gerçekte nasıl üretildiğini biliyordu veya önemsedi?
(Most of the company's employees were content to do what they were told and incurious as to how it was, exactly, that they had worked the miracles that somehow arrived all packaged and labeled and addressed on the loading docks.I am reminded now of dead American soldiers, teenagers mostly, all packaged and labeled and addressed on loading docks in Vietnam. How many people knew or cared how these curious artifacts were actually manufactured?A few.)
Passage, başarılarının arkasındaki süreçleri sorgulamadan siparişleri takip eden bir şirketteki çoğu çalışanın kayıtsızlığını vurgular. İşçiler ve başarılarının karmaşıklıkları arasında bir kopukluk önermektedir, çünkü sadece sonuçlar - zekaslar - paketlenmiş ve onlara teslim edilir. Bu gönül rahatlığı, eleştirel düşüncenin eksik olabileceği işyerinde farkındalık ve anlayışla ilgili endişeleri gündeme getirmektedir.
Yazar, Vietnam'daki Amerikan askerlerinin trajik gerçekliğine paralel bir paralel çiziyor ve tıpkı çalışanlar gibi, az sayıda insanın bu bireylerin koşullarını önemsediğini veya anladığını vurguluyor. Sadece paketlenmiş ve etiketlenmiş eşyalar olarak tasvir edilen askerler, kayıp ve trajedi duygusu uyandırıyor. Bu karşılaştırma, hem işgücü hem de savaşa karşı toplumsal ilgisizliği açıkça eleştirerek, üretkenlik ve başarı cephelerinin arkasındaki insan maliyetini düşünmeye yöneltiyor.