İktidar sınıfının bizim için ne akıllıca bir tuzağı, devam etti. Önce atom bombası. Şimdi bu. Şaşırtıcı bir şekilde tekrarladım. Kamusal ve kurumsal hazinelerinizi yağmaladılar ve endüstrilerinizi Nincompoops'a çevirdiler. Sonra hükümetiniz bizden o kadar büyük borç almışlardı ki, iş davalarında bir işgal ordusu göndermekten başka seçeneğimiz yoktu. Bir ülkenin yönetici sınıfı, servetlerinin ima edebileceği tüm sorumluluklarla diğer ülkeleri yapıştırmanın bir yolunu bulamamıştır ve hala avarice hayallerinin ötesinde zengin kalır! Ronald Reagan'ın büyük bir başkan olduğunu düşündüklerine şaşmamalı!

(What a clever trap your Ruling Class set for us, he went on. First the atomic bomb. Now this.Trap? I echoed wonderingly.They looted your public and corporate treasuries, and turned your industries over to nincompoops, he said. Then they had your Government borrow so heavily from us that we had no choice but to send over an Army of Occupation in business suits. Never before has the Ruling Class of a country found a way to stick other countries with all the responsibilities their wealth might imply, and still remain rich beyond the dreams of avarice! No wonder they thought the comatose Ronald Reagan was a great President!)

by {Kurt Vonnegut Jr.}
(0 Yorumlar)

Alıntılanan pasaj, iktidar seçkinlerinin ekonomik ve politik sistemleri kendi yararlarına nasıl manipüle ettiğini, genel nüfusu yüklerken onlara fayda sağlayan sistemik güvenlik açıkları yarattığını eleştiriyor. Konuşmacı, bu manipülasyonu, atom bombasının gelişimi ve müteakip finansal sömürü gibi tarihsel olaylar yoluyla göstermektedir ve zenginlerin sorumluluklarını başkalarına etkili bir şekilde boşalttığını ortaya çıkarır.

Bu yorum, ulusal borç ve dış pazarlardaki askeri varlık karşısında bile servet ve güçlerini koruyan yönetici sınıfın paradoksal başarısını vurgulamaktadır. Bu lens sayesinde yazar, Ronald Reagan gibi liderlerin onayıyla örneklenen toplumsal gönül rahatlığının, bu manipülasyonların meydan okumadan devam etmesine izin verdiğini öne sürüyor.

Stats

Kategoriler
Votes
0
Page views
57
Güncelle
Ocak 22, 2025

Rate the Quote

Yorum ve İnceleme Ekle

Kullanıcı Yorumları

{0} yoruma göre
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yorum ve İnceleme Ekle
E-postanızı asla başkalarıyla paylaşmayacağız.
Daha Fazlasını Gör »

Other quotes in book quote

Daha Fazlasını Gör »

Popular quotes

Küçük kasabalar metronom gibidir; En ufak bir hareketle, vuruş değişir.
by {Mitch Albom}
Bakın, eğer bilimin eninde sonunda Tanrı'nın olmadığını kanıtlayacağını söylüyorsanız, bu konuda farklı olmalıyım. Ne kadar küçük bir kurbağa yavrusuna, bir atoma kadar götürseler de, arayışın sonunda her zaman açıklayamadıkları bir şey, her şeyi yaratan bir şey vardır. Ve diğer tarafa ne kadar gitmeye çalışırlarsa çalışsınlar - yaşamı uzatmak, genlerle oynamak, şunu klonlamak, şunu klonlamak, yüz elliye kadar yaşamak - bir noktada hayat biter. Peki sonra ne olur? Hayat ne zaman sona erer? Omuz silktim. Anlıyorsun? Arkasına yaslandı. Gülümsedi. Sona geldiğinizde, Tanrı'nın başladığı yer burasıdır.
by {Mitch Albom}
Benim yerime senin ölmen gerektiğini söylüyorsun. Ama dünyada bulunduğum süre boyunca benim yerime de insanlar öldü. Bu her gün oluyor. Siz gittikten bir dakika sonra yıldırım düştüğünde veya içinde olabileceğiniz bir uçak düştüğünde. Meslektaşınız hastalandığında ve siz hastalanmadığınızda. Biz bu tür şeylerin rastgele olduğunu düşünüyoruz. Ama her şeyin bir dengesi var. Biri solar, diğeri büyür. Doğum ve ölüm bir bütünün parçalarıdır.
by {Mitch Albom}
Sınırlı insanların elindeki sınırsız güç her zaman zulme yol açar.
by {David Mitchell}
Ancak mürekkep fırçasının bir mahkumun zihninin iskelet anahtarı olduğunu düşünüyor.
by {David Mitchell}
Yalan söylemek var," diyor annem, talimatları yazdığı zarfı çantasından çıkarırken, "ki bu yanlış, bir de doğru izlenimi yaratmak var ki bu da gerekli.
by {David Mitchell}
Rahibe dedi ki, dili affedebilirim. Annene müstehcen bir jest yapmanı affedebileceğimden emin değilim. Holland, "Onu tanıyor olmalısın," dedi. Eğer onu tanısaydın sen de ona parmağını verirdin.
by {John Sandford}
Öldüğünde huzur duymalısın mı? '' Barışın var, 'dedi yaşlı kadın,' Kendinle yaptığınızda.
by {Mitch Albom}
Hayatım sınırsız bir okyanusta bir damladan fazla değil. Ama okyanus çok sayıda damladan başka nedir ki?
by {David Mitchell}
Ama aşk birçok biçim alır ve herhangi bir erkek ve kadın için aynı değildir. O zaman insanların buldukları belirli bir aşktır.
by {Mitch Albom}