Bazen vermekten daha cömerttir, dedi. Caroline sordu. Her zaman veren kişiyseniz, asla hayal kırıklığına uğramanız gerekir, çünkü karşılığında hiçbir şey beklemezsiniz. Ama bu kendi yolunda. Çünkü kendinizi asla açık bırakmazsınız veya diğer kişiye bir şans vermezsiniz.
(Sometimes it's more generous to take than give,he said.How? Caroline asked.To let the other person give you what he has to offer. If you're always the one giving, you never have to feel disappointed, because you don't expect anything in return. But it's miserly in its own way. Because you never leave yourself open or give the other person a chance.)
Luanne Rice'ın "Firefly Plajı" kitabında, bir karakter ilişkilerde verme ve alma dinamiklerini yansıtır. Bağlantı ve minnettarlık fırsatları açtığı için başkalarının vermesine izin vermede belirli bir cömertlik olduğunu öne sürüyor. Sürekli olarak verilen kişi olmak, bir bariyer yaratabilir, gerçek borsaları önleyebilir.
Caroline bu perspektifi sorguluyor, ancak karakter karşılığında hiçbir şey beklemenin hayal kırıklığına yol açabileceğini açıklıyor. Bununla birlikte, bu zihniyet kısıtlayıcı olabilir ve duygusal yakınlığı başkalarıyla sınırlayabilir. Başkalarının sunduklarını kabul etmeyerek, kişi...
