Alexander McCall Smith'in "44 İskoçya Caddesi" nin alıntısında yazar, insanların ünlü romancı Marcel Proust'un hafıza ve içgözlem uyandıran çalışmalarını anımsatan anlar yaşadıklarını gösteriyor. Bu "Proustian anları", genellikle duyusal deneyimlere bağlı, geçmişine derin yansımaları tetikleyen geçici örnekler olabilir. Bununla birlikte, birçok kişi, hafızanın özünü ve zamanın geçişini güzel bir şekilde yakalayan Proust'un literatürüyle etkileşime girene kadar bu anların önemini tanımayabilir.
Bu tanıma, kendi deneyimlerimizi ve duygularımızı anlamamıza yardımcı olan literatürün gücüne ışık tutuyor. McCall Smith, okumanın bu anların farkındalığını nasıl açabileceğini ve okuyucuların kendi anılarıyla ve duygularıyla derin bir şekilde bağlantı kurmalarını nasıl sağlayabileceğini vurguluyor. Proust'un buradaki etkisi, literatürün sadece eğlendirdiğini değil, aynı zamanda çevremizdeki dünya hakkındaki anlayışımızı da derinleştirdiğini hatırlatıyor.