Hikayesi olmayan bir hayat hiç hayat olmazdı. Ve hikayeler bizi bağladılar, birbiri ardına, ölülerin yaşadığı, insanlara, insanları topraklara yönlendirmediler mi?
(A life without stories would be no life at all. And stories bound us, did they not, one to another, the living to the dead, people to animals, people to the land?)
"Neşeli bayanlar şirketinde" Alexander McCall Smith, hayatlarımızda oynadığı hayati rolü vurguluyor. Bizi birbirimize ve doğa ve tarih de dahil olmak üzere çeşitli yaşam unsurlarına bağladıkları için hikayelerin varoluş için gerekli olduğunu ileri sürüyor. Bu birbirine bağlılık, anlatıların ilişkilerimizin ve deneyimlerimizin dokusunu bir araya getirmeye nasıl yardımcı olduğunu gösterir.
Alıntı, hikaye anlatımının sadece eğlenceyi aştığı fikrini yansıtıyor; Bireyler, nesiller ve çevre arasında bir köprü görevi görür. Hikayeleri paylaşarak hem yaşayan hem de ölüleri onurlandırıyoruz, ortak insanlığımızı güçlendiriyoruz ve dünya içinde aidiyet duygusu geliştiriyoruz. Bu bağlantılar aracılığıyla hikayeler hayatımızı derinden zenginleştirir.