Fakat onun için sevilmeme korkusundan, görünmeyen, görmezden gelme korkusundan daha şeffaf bir şey yoktu.

(But there was nothing more transparent to her than the fear of not being loved, the fear of being unseen, of being ignored.)

by {Laura Esquivel}
(0 Yorumlar)

"Güneş Boyunca Deldi" de yazar Laura Esquivel, sevgi ve görünürlüğü çevreleyen derin insan duygularını araştırıyor. Kahraman, sevilmeme korkusuyla boğuşur, bu da bağlantı ve kabul ile ilgili evrensel bir kaygıyı yansıtır. Bu korku, kişinin ilişkilerinde görülmesinin ve değerlenmesinin önemini gösteren tanınma özlemi olarak ortaya çıkar. Esquivel'in anlatısı, gözden kaçma olasılığı ile karşı karşıya kaldığında insan ruhunun kırılganlığını dokunaklı bir şekilde yakalar.

Duygusal kırılganlığın bu incelenmesi, izolasyon ve ihmalin etkisini vurgulamaktadır. Göz ardı edilme korkusu sadece kahramanın eylemlerini şekillendirmekle kalmaz, aynı zamanda bireyleri göz ardı etme toplumsal eğilimi hakkında bir yorum görevi görür. Bu lens sayesinde Esquivel, okuyucuları doğal insan sevgi arzusunu ve yokluğunun yıkıcı etkilerini tanımaya teşvik eder. Nihayetinde, hikaye, yaşamın karmaşıklıklarında gezinmede görünürlük ve sevginin önemini yürekten bir hatırlatma.

Stats

Kategoriler
Votes
0
Page views
52
Güncelle
Ocak 23, 2025

Rate the Quote

Yorum ve İnceleme Ekle

Kullanıcı Yorumları

{0} yoruma göre
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yıldız
0
Yorum ve İnceleme Ekle
E-postanızı asla başkalarıyla paylaşmayacağız.
Daha Fazlasını Gör »

Popular quotes

Küçük kasabalar metronom gibidir; En ufak bir hareketle, vuruş değişir.
by {Mitch Albom}
Bakın, eğer bilimin eninde sonunda Tanrı'nın olmadığını kanıtlayacağını söylüyorsanız, bu konuda farklı olmalıyım. Ne kadar küçük bir kurbağa yavrusuna, bir atoma kadar götürseler de, arayışın sonunda her zaman açıklayamadıkları bir şey, her şeyi yaratan bir şey vardır. Ve diğer tarafa ne kadar gitmeye çalışırlarsa çalışsınlar - yaşamı uzatmak, genlerle oynamak, şunu klonlamak, şunu klonlamak, yüz elliye kadar yaşamak - bir noktada hayat biter. Peki sonra ne olur? Hayat ne zaman sona erer? Omuz silktim. Anlıyorsun? Arkasına yaslandı. Gülümsedi. Sona geldiğinizde, Tanrı'nın başladığı yer burasıdır.
by {Mitch Albom}
Benim yerime senin ölmen gerektiğini söylüyorsun. Ama dünyada bulunduğum süre boyunca benim yerime de insanlar öldü. Bu her gün oluyor. Siz gittikten bir dakika sonra yıldırım düştüğünde veya içinde olabileceğiniz bir uçak düştüğünde. Meslektaşınız hastalandığında ve siz hastalanmadığınızda. Biz bu tür şeylerin rastgele olduğunu düşünüyoruz. Ama her şeyin bir dengesi var. Biri solar, diğeri büyür. Doğum ve ölüm bir bütünün parçalarıdır.
by {Mitch Albom}
Yalan söylemek var," diyor annem, talimatları yazdığı zarfı çantasından çıkarırken, "ki bu yanlış, bir de doğru izlenimi yaratmak var ki bu da gerekli.
by {David Mitchell}
Rahibe dedi ki, dili affedebilirim. Annene müstehcen bir jest yapmanı affedebileceğimden emin değilim. Holland, "Onu tanıyor olmalısın," dedi. Eğer onu tanısaydın sen de ona parmağını verirdin.
by {John Sandford}
Ancak mürekkep fırçasının bir mahkumun zihninin iskelet anahtarı olduğunu düşünüyor.
by {David Mitchell}
Sınırlı insanların elindeki sınırsız güç her zaman zulme yol açar.
by {David Mitchell}
Öldüğünde huzur duymalısın mı? '' Barışın var, 'dedi yaşlı kadın,' Kendinle yaptığınızda.
by {Mitch Albom}
Hayatım sınırsız bir okyanusta bir damladan fazla değil. Ama okyanus çok sayıda damladan başka nedir ki?
by {David Mitchell}
'Depresyonda' olduğunu söylüyorsun ama benim gördüğüm tek şey dayanıklılık. Kendinizi berbat ve içten dışa doğru hissetmenize izin verilir. Bu kusurlu olduğunuz anlamına gelmez; sadece insan olduğunuz anlamına gelir.
by {David Mitchell}