Fazla ciddi olmayı sevmiyorum. Ben devam ederken mikrofon doğru yerde değilse hareket ettiren türden bir insanım. Diğer insanların hepsi çılgına dönecek. Daha rahatım.
(I don't like being too serious. I'm the type of person that, if the mic isn't in the right place when I go on, I just move it. Other people, they'll be all frantic. I'm more relaxed.)
Bu alıntı hayata ve performansa karşı rahat ve uyarlanabilir bir tutumu yansıtıyor. Rahat kalmanın ve küçük ayrıntılar üzerinde strese girmemenin önemini vurguluyor, bu da sonuçta daha gerçek ve rahat bir deneyime yol açabilir. Rahatlık hissini sürdürmek, kişinin beklenmedik durumlarla sakin ve kendinden emin bir şekilde başa çıkmasına olanak tanır, baskı anlarında özgünlüğü ve dayanıklılığı teşvik eder. Böyle bir tavır, başkalarına daha rahat bir bakış açısı benimseme konusunda ilham verebilir, zorluklara ve kusurlara karşı daha sağlıklı bir yaklaşımı teşvik edebilir.