Alıntı, acı ve sıkıntı dahil deneyimlerimizin şimdiki anı bağlı olduğunu vurgulamaktadır. Ölüm korkusunun bizi kaçış aramaya nasıl ittiğini vurgular, ancak gidecek hiçbir yer olmadığı için bu görev boşuna. Bunun yerine yazar, her korkunun içinde yaşam ve ölümün dikkatle kabul edilmesiyle erişilebilecek içsel bir barış olduğunu keşfeder.
Ölümümüzü tanıyarak, sürekli olarak ondan kaçmak yerine hayatı tamamen kucaklamayı öğrenebiliriz. Dünyada kırılgan misafirler olma fikri, günümüzde rahatlık ve aidiyet bulmak için bir hatırlatma görevi görür ve sonuçta çevremizle daha derin bir bağlantı duygusunu teşvik eder.