"Catch-22" savaşın karmaşıklıklarını ve saçmalıklarını ve onu çevreleyen bürokratik sistemleri araştırıyor. Yossarian karakteri ve II.Dünya Savaşı'ndaki deneyimleri sayesinde roman, hayatta kalma, delilik ve baskıcı otoriteye karşı mücadele temalarını araştırıyor. Anlatı, askeri düzenlemelerin paradoksal durumlarda bireyleri nasıl yakalayabileceğini ve genellikle koşullarının boşluğunu ve ironisini vurgulayabileceğini ortaya koyuyor.
"Güçlü yanlışlıklar olmadan yaşamak istemem" alıntısı, hayatla birlikte gelen belirsizlikler ve ahlaki ikilemler hakkında derin bir farkındalığı yansıtır. Şüphe ve eleştirel düşüncenin, özellikle Heller'in çalışmalarında tasvir edilen gibi kaotik bir dünyada varoluşta gezinmek için gerekli olduğunu düşündürmektedir. Bu duygu, "Catch-22" de daha geniş sorgulama otoritesi ve statüko teması ile yankılanıyor ve okuyucuları kaosun ortasında kendi inançları ve kararları üzerinde düşünmeye teşvik ediyor.