"Mutluluğun Yeni Alışkanlıkları" nda Alexander McCall Smith, hafızanın karmaşıklıklarını ve bireyler üzerindeki derin duygusal etkisini araştırıyor. "Soğan, hafıza, beni ağlatan" alıntısı, mecazi olarak, bir soğan katmanları gibi anıların geçmişe girerken derin duyguları ve gözyaşlarını uyandırabileceğini önerir. Bu karşılaştırma, anıların hem güzel hem de acı verici olabileceğini vurgular, çok yönlü doğalarını gösterir.
Anlatı, anıların kimliklerimizi nasıl şekillendirdiğini ve hayattaki seçimlerimizi nasıl etkilediğini araştırıyor. McCall Smith'in karakterleri, geçmişin neşe veya üzüntüye nasıl ilham verebileceğini ortaya koyarak hatırlamalarında geziniyor. Nihayetinde, yazar bu duygusal deneyimlerin önemini yansıtır, okuyuculara anılar gözyaşları getirebilirken, hayatımızı zenginleştirdiklerini, bizi tarihimize ve birbirimize bağladıklarını hatırlatır.