Donald Miller'ın "Mavi Like Caz: Hıristiyan Maneviyat Üzerine Din Dikkatsiz Düşünceler" kitabında, kişisel bağlantı ve sevgi ile deneyimin derin olabileceği fikrini sunar. Başka birine tanık olmanın derinden bir şeye tanık olmanın içimizdeki benzer bir tutkuyu ateşleyebileceğini öne sürüyor. Bu gözlem, başka türlü gözden kaçmış olabileceğimiz kavramları veya uygulamaları takdir etme ve benimseme yeteneğimizdeki ortak deneyimlerin ve ilişkisel dinamiklerin önemini vurgulamaktadır.
Miller'ın içgörü, sevginin genellikle gözlem yoluyla öğrenildiği fikrinden bahsediyor. Başkalarının sergilediği sevinç ve tutkuyu gördüğümüz gibi, bu sevgiyi anlamamız ve kabul ettiğimiz için bir katalizör görevi görebilir. Bu süreç nihayetinde kendi manevi yolculuğumuzu geliştirebilir ve tanıdık veya uzak düşünebileceğimizi kucaklama yeteneğimize katkıda bulunabilir.