Edebiyatla ilgili her şeyi biliyordu, onun tadını çıkarabileceği gibi.
(He knew everything about literature, except for the way he could enjoy it.)
Joseph Heller'in "Catch-22" de alıntı, bir karakterin literatürle paradoksal ilişkisini vurgular. Edebiyat eserleri ve teori hakkında kapsamlı bilgiye sahip olmasına rağmen, kişisel veya duygusal düzeyde edebiyatla ilgilenme yeteneğinde önemli bir boşluk var. Bu ironi, entelektüel anlayışın sanatın keyfini veya takdirini garanti etmediğini göstermektedir.
Bu kopukluk, Heller’in romanındaki daha geniş temaları yansıtabilir, burada savaş ve yaşam saçmalıkları, bireylerin basit deneyimlerde sevinç bulmayı unutacakları bilgi ve analizde o kadar dolaşmaya yönlendirebilir. Alıntı, gerçek zevkin genellikle tamamen akademik bilgiden ziyade duygusal bir bağlantıdan geldiğini hatırlatıyor.