Yaşayan bir şeyin ölümü kendi hayatta kalmamızın fiyatıdır ve tekrar tekrar ödüyoruz. Seçeneğimiz yok. Yeryüzündeki her yaşamın doğduğu ve devam etmesi gereken tek vaattir.
(The death of something living is the price of our own survival, and we pay it again and again. We have no choice. It is the one solemn promise every life on earth is born and bound to keep.)
Barbara Kingsolver'ın "Zehirli Ağaç İncil" den alıntı, yaşamın temel gerçekliğini yansıtarak varlığın döngüsel doğasını vurgular. Bir canlı varlığın hayatta kalmasının genellikle başka bir varlığın ölümünü nasıl gerektirdiğini ve yaşamın yaşamı beslediği kaçınılmaz bir döngü yarattığını vurgular. Bu gerçek, tüm yaratıkların kabul etmesi gereken doğada sert ama temel dengeyi vurgular.
Dahası, Kingsolver bu döngünün yaşamın değişmez bir yönü olduğunu, her varlığın kabul etmek zorunda olduğu bir yönü olduğunu öne sürüyor. İfade, tüm yaşam formlarının birbirine bağlılığı konusunda bir ciddiyet ve istifa duygusu uyandırıyor, bu da hayatta kalmanın genellikle bir maliyete sahip olduğunu gösteriyor. Bu ahlaki karmaşıklık, okuyucuları daha büyük varoluş ağında rollerini düşünmeye çağıran anlatıdaki temel bir temadır.