Donald Miller'ın "Blue Like Jazz" adlı kitabında, hayatın sadece bireysel deneyimler ve arzular etrafında döndüğüne dair zorlu inancı araştırıyor. Bu fikir, kişinin hayatının sadece kendine odaklanan bir anlatı olduğu, tecrit duygularına yol açabileceği ve insan deneyimlerinin birbirine bağlılığını değeri değerleyebileceği.
Miller, daha geniş bir perspektifi benimsemenin kişinin yaşam anlayışını zenginleştirebileceğini öne sürüyor. Hayatın sadece kişisel anlatılarla ilgili olmadığını fark ederek, bireyler başkalarıyla daha derin bağlantıları teşvik edebilir ve bizi birbirine bağlayan paylaşılan hikayeleri takdir edebilir ve daha tatmin edici bir varlığa yol açabilir.