Tütün standından not defteri umudun başlangıcıydı: bir mahkumun kaçış planı. Boş sayfaları, geceleri deniz gibi mucizevi ve bitmeyen, asla durmayan bir kalp atışı kitabı olurdu. Salomé, kitapların bitmesinden dolayı endişelenmiyordu, sadece kıyafetlerinin modası geçmesinden dolayı.
(The notebook from the tobacco stand was the beginning of hope: a prisoner's plan for escape. Its empty pages would be the book of everything, miraculous and unending like the sea at night, a heartbeat that never stops. Salomé for her part was not worried about running out of books, only of having her clothes go out of fashion.)
Tütün standından gelen not defteri, özgürlük arayan bir mahkum için yeni bir başlangıcı sembolize ediyor. Boş sayfaları, gece denizinin genişliğine ve sürekli yaşam ritimine benzeyen sonsuz olasılıkları ve hayalleri temsil ediyor. Bu görüntüler, bir kaçış planlama eyleminde yakalanan umut ve kararlılığı yansıtır.
Buna karşılık, Salomé'nin endişeleri mahkumun varoluşsal mücadelesinden ziyade görünüşünde yatıyor. Eski kıyafetler giyme endişesi, hayatın zorluklarına farklı bir bakış açısını vurgular ve kurtuluş için derin özlemden ziyade toplumsal beklentilere odaklanır. Birlikte, bu bakış açıları insan deneyimi ve aspirasyonunun zengin bir goblenini yaratır.