Geçmişte çok fazla ilgi vardı, diye düşündü. İnsanlar sonsuza dek uzun zaman önce gerçekleşen olayları kazıyorlardı. Ve eğer etki sadece şimdiki zaman zehirlemek olsaydı bunu yapmanın anlamı neydi?
(There was far too much interest in the past, she thought. People were forever digging up events that had taken place a long time ago. And what was the point in doing this if the effect was merely to poison the present?)
Kahraman, toplumun geçmişe olan takıntısına yansır ve birçok insanın tarihsel olaylara aşırı odaklanma eğiliminde olduğunu belirtmektedir. Eski zamanların bu sürekli yeniden gözden geçirilmesinin değerini sorgulayarak, genellikle olumsuzluğa ve şimdiki zamanın çarpık bir görünümüne yol açtığını düşündürüyor.
Bu perspektif, tarihten öğrenmenin önemi ile mevcut deneyimleri gölgede bırakmasına izin vermenin tehlikeleri arasındaki bir çatışmayı vurgulamaktadır. Bireyler zaten meydana gelenleri sabitleyerek, şimdiki yaşamlarını takdir etme ve bunlarla etkileşim kurma yeteneklerini engelleyebilirler. Nihayetinde, geçmiş olaylarla meşgul olmanın şu anda tam olarak yaşamaya zararlı olabileceğini öneriyor.