Milyarlarca vicdanlı vücut hücresi, onu canlı ve sağlıklı tutma karmaşık işlerinde gece gündüz aptal hayvanlar gibi oksitleyen ve her biri potansiyel bir hain ve düşmandı.
(There were billions of conscientious body cells oxidating away day and night like dumb animals at their complicated job of keeping him alive and healthy, and every one was a potential traitor and foe.)
Joseph Heller'in "Catch-22" nin alıntısı, insan vücudu hakkında derin bir gözlem öneriyor. Görüntüler, hayatı sürdürmek için yorulmadan çalışan sayısız hücre fikrini çağrıştırıyor, bu da rollerini sorgulamadan gerçekleştiren hayvanlara benziyor. Bu hücreler, hayatta kalma için gerekli olmakla birlikte, sağlığın kırılgan doğasını ve yaşamı destekleyen biyolojik sistemlerin karmaşıklığını vurgulayarak ihanet potansiyelini taşırlar.
Bu perspektif, bizi sürdüren güçlerin de bize karşı dönebileceği daha büyük insan deneyimi için bir metafor olarak algılanabilir. Yaşamın çeşitli unsurlarına güvenmenin kırılganlığa yol açabileceği varoluş paradoksunu yansıtır. Heller'in yorumu, okuyucuları sık sık gözden kaçan yaşam mekanizmalarını ve bedenlerimizde ve daha geniş dünyada bulunan işbirliği ve risk arasındaki karmaşık dengeyi dikkate almaya davet ediyor.