Doğa hakkında modern zihin için bu kadar korkunç olan nedir? Neden bu kadar dayanılmaz? Çünkü doğa temelde kayıtsızdır. Affetmez, ilgisiz. Eğer yaşıyor veya ölüyorsanız, başarılı ya da başarısız oluyorsanız, zevk veya acı hissediyorsanız, umursamıyor. Bu bizim için dayanılmaz. Bize bu kadar kayıtsız bir dünyada nasıl yaşayabiliriz? Bu yüzden doğayı yeniden tanımlıyoruz. Terimin gerçek anlamında bir ebeveyn olmadığında buna Tabiat Ana diyoruz.
(What is it about nature that is so terrifying to the modern mind? Why is it so intolerable? Because nature is fundamentally indifferent. It's unforgiving, uninterested. If you live or die, succeed or fail, feel pleasure or pain, it doesn't care. That's intolerable to us. How can we live in a world so indifferent to us. So we redefine nature. We call it Mother Nature when it's not a parent in any real sense of the term.)
Alıntı, modern bireylerin doğal ilgisizliği nedeniyle doğaya karşı sahip oldukları derin bir korkuyu vurgulamaktadır. Doğa, insan varlığı, başarı veya acı için endişe göstermeyen bir varlık olarak tasvir edilir. Bu empati eksikliği, dünyadaki yerimiz hakkında varoluşsal sorular sorduğu için rahatsız edicidir, şeylerin büyük şemasındaki kırılganlığımız ve önemsizliğimizle ilgili rahatsızlığı ve korkuyu kışkırtmaktadır.
Bu korkunç gerçeklikle başa çıkmak için, toplum genellikle doğayı besleyici ve hayırsever olarak yeniden tasarlar ve buna "Tabiat Ana" olarak atıfta bulunur. Bununla birlikte, bu karakterizasyon yanıltıcıdır, çünkü ebeveyn niteliklerini temel olarak nötr ve kayıtsız olan bir şeyle ilişkilendirir. Doğayı antropomorfize ederek, onu daha lezzetli hale getirmeye çalışıyoruz, inatçı doğasının sert gerçeğiyle yüzleşmek yerine koruyucu bir güç fikrinde rahatlık aramaya çalışıyoruz.