Bunun bize olabileceğini hiç hayal ettin mi? Dedi ki, hayır yapmadım, ama sahip olmalıydım. Hepimiz bu karmaşanın yaratılmasına yardım ettikten sonra, İslam Cumhuriyeti'ne sahip olmaya mahkum değildik. Ve bir anlamda haklıydı.
(Did you ever dream this could happen to us? He said, No I didn't, but I should have. After we all helped create this mess, we were not doomed to have the Islamic Republic. And in a sense, he was right.)
"Tahran'daki Lolita'yı okumak" da Azar Nafisi, birisinin durumlarının durumunda sürpriz olduğunu ifade ederek, beklenen olup olmadığını sorguladığı bir konuşmayı yansıtıyor. Yanıt, İslam Cumhuriyeti'nin oluşumuna yol açan koşullar için toplu bir sorumluluk vurgular ve sonuçların bir kısmı önceki eylemler ve seçimler nedeniyle hak ettiğini düşündürmektedir.
Paylaşılan hesap verebilirliğin bu kabulü, Nafisi'nin siyasi olayların kişisel yaşamlar üzerindeki etkisini ve böyle bir rejim tarafından şekillendirilen bir toplumda gezinmenin karmaşıklıklarını araştırdığı kitabın daha geniş bir temasının altını çiziyor. Aktarılan duygu, siyasi işlere farkındalığın ve katılımın önemi hakkında dokunaklı bir dersi kapsar, bu da gönül rahatlığının nasıl korkunç sonuçlara yol açabileceğini gösterir.