Kafamda hikayeyle uyanıyorum, bu yüzden uyandıktan yaklaşık beş dakika sonra masamda olmayı gerçekten seviyorum. O yüzden giyinmiyorum. Bornozumu giyiyorum, çay yapıyorum ve masama oturuyorum.
(I wake up with the story in my head, so I really like to be at my desk about five minutes after I wake up. So I don't get dressed. I put on a bathrobe, I make tea and sit at my desk.)
Bu alıntı, yaratıcılığı ve odaklanmayı teşvik eden kişisel bir sabah rutini oluşturmanın önemini vurgulamaktadır. Kişi, uyandıktan hemen sonra kendini günün hikayesine kaptırarak, giyinmenin veya gereksiz ritüellerin dikkat dağıtıcı unsurları olmaksızın, üretken işe kusursuz bir geçiş sağlar. Çay yapma ve masaya yerleşmenin basitliği rahatlık ve hazırlığı temsil eder; bu da elverişli bir ortamın ve rahat bir zihniyetin kişinin güne ilham verici ve dikkatli başlama yeteneğini önemli ölçüde artırabileceğini düşündürür. Bu tür rutinler kişisel farkındalığı vurgular ve önümüzdeki saatler için olumlu bir hava yaratır.