Sınıfın favori kitabı Nabokov'un kafa kafaya davetiydi. Bu romanda Nabokov, hayalet ve yalnız kahramanı Cincinnatus C.'yi, tekdüzeliğin sadece norm değil, aynı zamanda yasa olduğu bir toplumda Hisorijinalite boyunca etrafındaki kişilerden ayırır.
(The class's favoritebook was Nabokov's Invitation to a Beheading. In this novel, Nabokov differentiates Cincinnatus C., his imaginative and lonely hero, from those around him through hisoriginality in a society where uniformity is not only the norm but also the law.)
Azar Nafisi'nin "Tahran'da Lolita okumak" anısına, yazar baskıcı bir rejimin ortasında İran'da literatür öğretme deneyimlerini yansıtıyor. Nabokov'un öğrencileriyle derinden yankı uyandıran "Kesme Davetiyesi" nin önemini vurguluyor. Romanın kahramanı Cincinnatus C., uygunluğu uygulayan ve Nafisi'nin öğrencilerinin baskıcı koşullar altında karşılaştığı mücadeleleri yansıtan bir toplumda öne çıkan yaratıcı bir birey olarak tasvir ediliyor.
Nafisi bu literatürü bireysellik temalarını ve toplumsal kısıtlamalara karşı hayal gücünün gücünü araştırmak için kullanır. Nabokov’un çalışmalarına olan hayranlık, sanatın statükoya nasıl meydan okuyabileceğini ve umudu nasıl ilham edebileceğini, okuyucuları benzersizliklerini benimsemeleri ve tekdüzeliğe karşı baskılara direnmeleri için güçlendirdiğini göstermektedir. Nihayetinde anı, eleştirel düşünme ve kişisel özgürlüğü teşvik etmede literatürün dönüştürücü rolünü yansıtır.